top of page

BAĞIŞLAMA

بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

(BAKARA S./199. AYET) ثُمَّ أَفِيضُواْ مِنْ حَيْثُ أَفَاضَ النَّاسُ وَاسْتَغْفِرُواْ اللّهَ إِنَّ اللّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

 ''Sonra insanların (sel gibi) aktığı yerden siz de akın. Allah'tan mağfiret isteyin. Çünkü Allah affedici ve esirgeyicidir.''

ALLAH'IN BAĞIŞLAMASI


  Allah'ın mağfiret kapısı insana daima açık olup, teşebbüste bulunmak ve onu talep et­mek insanın elindedir.


(Mülk S./2.Ayet)الَّذِي خَلَقَ الْمَوْتَ وَالْحَيَاةَ لِيَبْلُوَكُمْ أَيُّكُمْ أَحْسَنُ عَمَلًا وَهُوَ الْعَزِيزُ الْغَفُورُ             
 Allah kainatta var olan her şeyi belli bir amaç üzerine yaratmış ve bu ayetle de insanın yaratılışındaki gayeyi açıklamıştır. Dünya bir sınanma yeridir ve geçicidir. Hem tüm insanlar hem de dünya için, zamanı Allah Katında belirlenmiş olan bir son vardır. İnsanlar kendilerine verilen kısa ömrü, Allah’ın belirlediği ve Kuran’da kendilerine bildirilen sınırlara göre yaşamakla yükümlüdürler. 

(Enfal S./29. Ayet)يِا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ إَن تَتَّقُواْ اللّهَ يَجْعَل لَّكُمْ فُرْقَاناً وَيُكَفِّرْ عَنكُمْ سَيِّئَاتِكُمْ وَيَغْفِرْ لَكُمْ وَاللّهُ ذُو الْفَضْلِ الْعَظِيمِ 

 Allah Kuran’ın bu ayetinde, ancak Kendisi’nden korkup sakınanlara verdiği özel bir anlayış olduğunu bildirmektedir. Doğruyu yanlıştan ayıran bu anlayış kuşkusuz “akıl”dır. Fakat Allah, aklı insanlara ancak samimi iman ile birlikte vermektedir. Kuran’da, aklın, insanlara çok üstün bir hayat tarzı, çok ileri bir kavrayış ve düşünme yeteneği sunan büyük bir nimet olduğu bildirilmiştir. Akıl, Allah’ın insanlar.

ET-TEVVAB:Kulun işlediği günahlarn cinsine miktarına ve büyüklüğüne-küçüklüğüne bakmadan,bütün tövbeleri çokça kabul eden,günahlarını bağışlayan.

Şüphesiz Allah’tan başka tövbeleri kabul edip,kulun günahlarını bağışlayacak kimse yoktur.Günahlarının farkında olarak bir insan ne zaman Allah’a tevbe edip ellerini açsa,Onu bağıilayıcı olarak bulacağından şüphe yoktur.Bu konuda bir sınırlama da söz konusu değildir.

El-GAFUR;Kulların günahlarını,hatalarını  ve kusurlarını çokca bağışlayan,bağışlamaktan bıkmayan,usanmayan,affı ve bağışlaması sonsuz olan

ER RAHMÂN: Bütün Yaratılmışlar hakkında hayır ve merhameti tercih eden (Esirgeyen, bütün canlılara nimet veren) anlamına gelir.

EL-MUCİB;Kulların duasını kabul edip,cevap veren.Cenabı-Hak,canlı cansız akıl sahibi veya buna kabiliyeti olmayan mahlukatın istek ve ihtiyaçlarını onlardan daha iyi bilir ve görür.Kullarından bir ister hal diliyle ister konuşma diliyle istek ve ihtiyacını arz edip,istekte bulunsa,kulun duasını işitir ve istediği cevabı verir.

ER-RAHİM:Rahmet,merhamet,şevkat eden.En iyi şekilde koruyup bağışlayan;rahmet ve merhamet sahibi…bağışlama sahibi.

El Afüv:Allah'ın isimleri olan doksandokuz Esma-i Hüsna*sından biri. Çok affeden, günahları silen, tevbe edeni bağışlayan, suç işleyene ceza uygulamayan anlamındadır.
 Allah'ın kullarını bağışlaması suçlarını affetmek şeklinde olduğu gibi mükellefiyetlerini hafifletmek ve kolaylaştırmakla da ortaya çıkar.

  Tövbe, bağışlanmaya giden yolda  varağımız yerin anahtarıdır. Bağışlanma, ancak tevbe ile olur.Biz bile birine kızdığımız zaman,ondan özür bekliyorken,alemlerin rabbi olan Allah neden bizden beklemesin ki! Bizde ki özür dileme insanlar arasında lafızdır. Allah katında pişmanlık , özür dileme ise TEVBE dir. Alemlerin rabbi olan Allah bizi bağışlamak , kurtuluşa ermemizi istiyor. Bu yüzden TEVBE gibi hataları temizleyen bir silgi bahşediyor.Bağışlanmak zor değil yeter ki, rabbimizin dediği yol da ilerleyelim. 

2017/2018 BAYBURT ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ

  • Facebook Social Icon
  • Twitter Social Icon
  • Google+ Social Icon
  • YouTube Social  Icon
  • Pinterest Social Icon
  • Instagram Social Icon
bottom of page